HAVVA ARIN / Diyetisyen

Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte diyet sezonu da açılıyor ve insanlar birçok zayıflama programlarına giriyor. Her yıl yaşanan bu durum bu yıl da değişmiyor ve diyetisyenlerin    kapısı yoğun bir şekilde çalınıyor.

Kış ayındaki pasif yaşantı ve beslenme düzensizliği sonucunda alınan kilolar, yazın   başlamasıyla birlikte biran önce verilmek isteniyor. Çoğunlukla bayanlarda “giydiğim   yakışmıyor” düşüncesiyle başlayan bu zayıflama-diyet süreci sezonluk bir durum gibi  düşünüldüğü için yaz aylarında başlayıp kış geldiğinde sonlandırılıyor. Ve İsra suresi 11. ayette Rabbimizin(cc) kulunu en güzel tanıttığı şekliyle “insan pek acelecidir” hali, yanlış diyet uygulamalarına ve sağlığı tehdit eden birçok diyet ürünlerine yönelimle sonuçlanıyor.

Uzun/kısa süreçlerde alınan fazla kilolardan rahatsızlık duyan bireyler bu kilolardan   hemen kurtulmak istiyor. “çok aceleci” olan insan, diyet konusunda da bu tavrını ortaya koyuyor. Daha hızlı kilo verdireceği düşüncesiyle diyet ürünlerine yönelim artıyor. Oysa ki Allah’ın(cc) kendilerine verdiği vücut emanetine daha fazla zarar verdiklerinin farkında değiller.

Yapılan araştırmalara göre şehirde yaşayan bir tüketicinin gün içinde tükettiği tüm gıdalardan 2000’in üstünde katkı maddesi aldığı söylenmekte.Diyet ürünü kullanan bireylerde ise bu sayının daha da artması kaçınılmaz. Çünkü; zayıflama diyeti uygulayanlar için veya bulunduğu kiloyu korumak isteyenler için üretilmiş olan piyasadaki pek çok diyet ürününde, çeşitli amaçlarla (ürünün enerjisini azaltmak, tüketilebilirliğini arttırmak, lezzet vermek, koku sağlamak, raf ömrünü uzatmak vb.) kullanılan birçok katkı maddesi mevcut. Evet belki bu tarz ürünler gün içindeki enerji alımının azalmasında etkili olabilir (ki yapılan pek çok araştırmada diyet ürünü kullanan bireylerde bilinçsiz tüketimden kaynaklı kilo artışlarının daha yaygın olarak görüldüğü saptanmıştır), fakat bununla birlikte sağlığımızı pekçok yönde tehdit etmektedir. Bunlara şu şekilde değinebiliriz:

Dikkat bozukluğu

Alerji

Astım

Otizm, yaygın gelişimsel bozukluk, enüresis

Davranış bozukluğu

Depresyon, duygu durum değişikliği

Baş ağrıları, migren

Nazal polip

Cilt problemleri, egzama, ürtiker

Uyku problemleri vs.

Seleme bin Ubeydullah şöyle rivayet etmektedir; Resulallah(sav) buyurdular ki; “Sizden kim günlük yiyeceği ile evinde güvende, bedeninde afiyette ise adeta ona bütün dünya verilmiş gibidir” (Tirmizi, Zühd, 34/2346; İbn Mace, Zühd,10/4141)

Efendimiz (sav)’in bu hadisinden anlaşılacağı üzere bu beden bize emanettir ve biz de ona iyi bakmakla mükellefiz. Diyette kalori azaltması tabiki de yapılacak; fakat bu sağlığa zarar verecek şekilde olmamalıdır. Efendimiz (sav)’in “mümin karnını tamamen doyurmaz” düsturu ile olmalıdır. Aslında Kur’an-ı Kerim ve hadisler bize sağlıklı bir bedene ulaşabilmek için yol haritasını çizmiştir. İnkar edenler gibi yemememiz gerektiğini Muhammed suresi 12. ayetten, midenin üç e bölünüp birini yemeğe, birini içeceğe/suya, birisini de nefesimize ayıracağımızı; midenin üçte birinden fazlasına yemek koymamanın gerekliliğini Efendimiz(sav)’den öğrendik. Ama “aceleci” tavrımız sabretmeyi unutturdu bize.

Gelin sünnet ışığında sağlıklı bir bedene ulaşalım. Piyasadaki çoğu firma malının beğenilmesi ve satışının artmasını hedefleyip insan sağlığını ikinci plana atmakta. Siz de mi onlar gibi beden emanetinizi önemsemiyorsunuz? Elbetteki önemsiyoruz ve günümüzün bu şartları altında sağlıklı bir bedene kavuşmayı da becereceğiz. Buna çözüm çok basit. Her işimize başlarken niyetimizi belirleyerek başladığımız gibi “zayıflama” sürecine giren bir bireyin de bu yoldaki niyetini belirlemesi gerekir. “Neden zayıflamak istiyorum” sorusunu kendi nefsine sorması ve sonuçta şu niyetleri belirlemesi emanete sadık kalmada ona yardımcı olacaktır:

Niyet 1. Sağlığı tehdit eden kilolardan kurtulmak : õzellikle karın çevresi yağlanmalar hayati organları tehdit etmektedir. Tek çözüm sağlıklı bir şekilde kilo vermektir.

Niyet 2. Zayıflamayı tesettürün bir gereği olarak görmek ve bunu Allah için yapmak: Özellikle bayanlar, tesettür konusunda ne kadar dikkatli olsak da giyilen pardesüler, feraceler fazla kilolar nedeniyle vücut hatlarını belli ediyorsa tesettürü tam manasıyla yerine getiremiyoruz demektir.

Her iki niyetle yola çıkan birey bunu Allah için yapacaktır ve çıktığı bu yolda emanetine zarar verecek sağlıksız yöntemlerden, diyet ürünlerinden uzak duracaktır.