Dr.Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER

MEŞRUBATLAR; meyveli, sade gazozlar, kolalar, meyve suları, konsantreleri ve alkolsüz bira bu kapsam içerisinde giren gıda maddeleridir. Meşrubatların bizce en tehlikeli olan tarafı katkı maddesi olarak konan, gerekse kendi bünyesinde oluşabilen alkoldür. Gıda tüzüklerinde alkolsüz meşrubatlar olarak isimleri geçen bu maddelere Türk Standartları (TSE)’de hazırlanan standartlarda litrede 3 gr’a kadar etil alkol bulunabilme izni verilmektedir. Sarhoşluk veren ve dinimizce haram kılınan alkollü içkilerin içerisinde sarhoşluğu veren madde de etil alkoldür. Alkol bu vasfından dolayı dinimizce necis sayılmıştır. ‘çoğu sarhoşluk veren maddenin azı da haram’ kılındığına göre litresinde 3 gr alkol bulunan gazozlar, meyve suları, konsantreleri ve alkolsüz biralar da haram hükmündedir.

Kafein; tüketimi ekseriya kahve, çay, kola, çikolata, kakao ve son zamanlarda ortaya çıkarılan enerji içecekleri ile olmaktadır. Kafeinin diğer yaygın kaynakları reçete gerektirmeyen ağrı kesiciler, soğuk preparatlar ve uyarıcı ilaçlardır. Kafeinli maddelerin kullanımı sonucunda karakteristik etkiler, huzursuzluk, sinirlilik, heyecan, uykusuzluk, yüz kızarıklığı, fazla idrar ve sindirim şikayetleri gibi rahatsızlıklardır. Kafein sindirim sistemi ve kalp rahatsızlıklarının gelişmesine ve ağırlaşmasına neden olabilir. Üst karın ağrılar, bazen peptik ülser ve kanamalar oluşabilir. Ekstrem yüksek dozlarda ise ritim bozukluğu eklenebilir, tansiyon düşer ve kan dolaşımı durabilir. Diğer farklı teşhisler manik olaylar, panik rahatsızlıklar, genel anksiyeti rahatsızlıkları klinik raporlarda açıklanmıştır.
Devamını Oku →

Dr. Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER

Toplum için helal ilaç ve tıbbi ürünler üretmek bir Müslümanın önemli bir görevidir. Müslümanlar, ilaç ve ilaç endüstrisinde lider olmak istiyorlarsa ülkelerinin kaynaklarını tam olarak kullanmak zorundadırlar. Aynı zamanda, helal tıbbi ürünler geliştirmek için bilgi birikimine sahip değillerse, daha rekabetçi hale gelmek için bu bilgiyi edinmenin yollarını aramalıdırlar.

Türkiye biyoteknoloji endüstrisini daha da geliştirmek için bir potansiyele’ sahiptir. “Çeşitli amaçlar için kullanılabilen genler açısından en zengin ülkelerden biriyiz. Bu yüzden bunu kendimiz yapmazsak, başkaları gelip geliştirebilecekleri şeylerden bazılarını alarak gidebilirler”.“Bu yüzden bu ülkedeki kaynakları biz kullanmalıyız. Bu yüzden biyo-teknoloji ve ilaç endüstrisini desteklemeliyiz çünkü bu ülke için önemli bir başka zenginlik kaynağıdır”.

Müslümanlar helal ve haram konularına çok dikkat ederler, bu nedenle endüstri onlara şüphe uyandırmayan ürünler tedarik edebiliyorsa bunu yapmalıdır. Birçok kişi bu yükümlülüğü ferdu kifaye olarak adlandırabilir, bu da topluluğa ve toplumun geneline fayda sağlayacak bir ibadet veya eylemdir.
Devamını Oku →

Dr. Hüseyin BÜYÜKÖZER

GLUTENSİZLİK son zamanlarda popülerlik kazanıyor. Ancak sektör sağlıksız olduğu için eleştiriliyor. Peki söylentiler doğrumu ve bu konuda sektör ne yapabilir?

Glütensiz ürünlerin satışı artıyor ve daha fazla sayıda kişi proteini beslenmelerinden dışarıya çıkarmaya çalışıyor. İster tıbbı nedenlerle, ister kilo vermeye yardımcı olarak olsun onu içeren ekmeklerden, tahıllardan, makarnalardan, çorbalardan ve soslardan gözle görülür bir uzaklaşma oldu.

Ancak çölyak hastalığından muzdarip olanlar için bir çözüm sunabilse de çölyak hastası olmayan tüketicilerin umabileceği sağlıklı bir seçenek olmayabilir.
Devamını Oku →

Dr. Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER

2005 yılında kurulan GİMDES, gıda, kozmetik, ilaç ve temizlik ürünleri gibi birçok sektörde helal standartlarını belirleyen, denetleyen ve sertifikalandıran bir kurum olarak çalışmaktadır.

Bu amaçları yürütmek için hizmette olan bu sitelerimizde ilk günden itibaren toplumumuz için önemli konuları işlemektedir. İşte önem verdiği konulardan biri KOZMETİKLER. Bu konuda zaman zaman bilgiler, araştırmalar, toplantılar, haberler yaptık. Bu yazımızla da, önemini daha da artıran KOZMETİKLER için ‘DİKKAT EDİYOR MUYUZ?’ İkazlı yazımızı sunuyoruz.

Kozmetikler, beden ve çevrenin bakım ve temizliği için hazırlanmış ürünlere verilen genel bir isimdir.

Cilt, saç, sakal, diş, tırnak bakım ve temizliği için hazırlanan ürünler, Kremler, Losyonlar, Şampuanlar, Diş Macunları, çevre temizliği için Deterjanlar vs. gibi ürünlerdir.

Makyaj ve süs ürünleri olarak hazırlanan ürünler de; Rujlar, Pudralar, Allıklar, Rimeller, Maskaralar, Maskla, Parfümler, Deodorantlar, Saç Boyaları vs. gibi ürünlerdir.
Devamını Oku →

Dr. Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER

Bu konuda yayınlanan ilk yazımız 01/01/2005 tarihinde ‘GÜNLÜK YAŞAMIN VAZGEÇİLMEZ ÜRÜNLERİNDEN PEYNİRİN ÜRETİMİNDE KULLANILAN İTHAL MAYALARDA DOMUZ KÖKENLİ ENZİMLERİN KULLANILDIĞI TESBİT EDİLDİ’ başlığı ile yayınlandı. (https://www.gidaraporu.com/peynir-domuz-skandali_g.htm)

O yazımızdan bir paragrafla konumuza başlayalım:

‘’Sayın Dr. H.K.Büyüközer’e söz verilen ve sitenin çalışmalarından sitayişle bahsedilen Haber-Röportaj’da, Türkiye’de üretilen Peynirlerde kullanılan şirdenlerin, maya ve enzimlerin ithal edildiği ve bu yolla yurda sokulan domuz veya helal usulle kesimi yapılmamış hayvanların şirdeninden yapılmış maya ve enzimlerin peynir üretiminde kullanıldığı ortaya çıkmıştır.
Devamını Oku →

Dr.Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER

Bugün dünya üzerinde, koruyucu, renklendirici, kıvamlandırıcı, tat verici, tatlandırıcı ve daha birçok özellikler vermek amacı ile yapay gıdalara 3500 den daha fazla katkı maddesi ilave edilebilmektedir. Bu katkı maddelerinin hiçbiri de tüketiciye fayda sağlayacak maddeler değildir. Üstelik burada sadece 15 tanesi için açıklayacağımız gibi birçok zararlı sonuçları olabilen maddelerdir. Buna rağmen hepsi de yasal olarak kullanıma açık tutulmaktadır. Üreticilerimiz kullanmaya, tüketicilerimiz de tüketmeye sorumsuzca devam etmektedir.

Siz tüketiciler, endüstri tesislerinde işlenmiş gıda maddeleri ile bu katkı maddelerine karşılık gelen bir riske doğru farkında olmadan koşuyor ve etiketlerini okuyup anlayıncaya kadar bir bilmece çözmedeki yorgunluğa denk bir yorgunluk yaşıyorsunuz.
Devamını Oku →

Dr. Hüseyin Kâmi BÜYÜKÖZER

Müslüman tüketici bilmelidir ki ister Amerika’da yaşasın ister Avrupa’da yaşasın, isterse Türkiye gibi bir İslam ülkesinde yaşasın, şartlarda ve tehlikelerde bir fark olmuyor. “Her yerde gurbet hayatı yaşıyoruz. 2 milyarlık İslam ümmeti tam uyanıncaya kadar da bu zillet sürecektir.

Devamını Oku →